22 Ekim 2020 Perşembe

Duygularım ve Horse Girl

 

Sıra dışı filmlerdeki sıra dışı karakterleri seviyorum. Biraz ben de öyleyim sanırım, bu yüzden kafalarının içinde hep yalnız hissedişlerini ve kendilerini hiçbir yere ait hissedemeyip toplumdan izole hayatlarını anlayabiliyorum. Nerede olursan ol, kafanda hep başka şehirlerde, başka insanlarla, başka mekanlarda olmak. Her yerde olmayı istemek, ama her yerden de kaçmak. Fazlaca düşünüp hayatı kendin için çekilmez kılmak. Hep bir boşluk ve huzursuzluk. Her zaman olmuyor tabi. Bazen yanlarında kendin olabileceğin rahat konuşup rahat davranabileceğin insanlar da oluyor.

Hiçbir şeyi çok düşünüp kafa yormadan, her şeyi olduğu gibi kabullenip her şekilde ve koşulda mutluluğu seçen insanlar beni hep şaşırtmıştır. Hiç öyle biri olmadım. Hiçbir şeyi kabullenmedim, hiçbir şeyi de değiştirmeye çalışmadım. Kendi kendini kısır döngüye sokmak. Kendinin kahramanı olabilenlere ne mutlu! 

Filmle ne ilgisi var derseniz! Bana düşündürdükleri diyelim. Filmdeki karakterin şu an itibariyle genetik ruhsal sorunları var. Tuhaf ve anlamlandıramadığı rüyalar görüyor ve aynı zamanda uyur gezer. Büyükannesinin klonu olduğunu düşünüyor. Daha dün arkadaşımla evde üzerlik tütsüsü yakmakla ilgili konuşup filmde karşıma çıkması rastlantı olamaz, işaretleri takip etmeli. Filmde şu noktada kadın şizofren. 

Filmdeki repliklerden biri: "Bir insan sizin kadar mutsuz hissettiğinde hayatın yaşamaya değer olmadığını düşünebilir. Böyle düşünceleriniz oldu mu?"

Genetik kodlar...

Yaşanan travmatik olaylar...

İnce bir çizgi...

Rüyalar...

Gerçeklik algısı...

Hayır, durun. Kadın şizofren değil. Bu işte bir tuhaflık var.

Haydaaaa...

Filmin böyle bitmesini hiç beklemiyordum. 

Kadın doğruyu söylüyormuş.

21 yorum:

  1. tımıms izleyim. çok severim böyle karakterleri ben de :) ayrıksı, boyalı kuş, tutunamayanvari :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle, ben de çok severim, tam beni anlatan bir kelimeymiş bu. "Ayrıksı" :)

      Sil
  2. ejderha dövmeli kız serisi, izlemediyseen :) isveç filmleri, üç tane film :) en hoş ayrıksı karakter yaa, lisbeth salander :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O filmin serisini değil de bir tanesini izledim sanırım ama hangisi hatırlamıyorum, o kız ayrıksının ayrıksısıydı, öyle kalmış aklımda :)

      Sil
  3. Aaa ben nasıl kaçırmışım bu filmi? Sayende enfes bir film izleyeceğim, hissediyorum. Deep ve senin de dediğiniz gibi ben de severim böyle ayrık otlarını :) Teşekkürler <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım beğenirsin, yaşasın ayrık otlar :)

      Sil
  4. Bu tarz karakterleri ben de çok severim, bir ara bakayım ben de bu filme.
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  5. Benim de "fanus"um vardır, zaman zaman içine sığınıp kendi ekosistemimde yaşarım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunu yapmak zorundayız, yoksa delirmek işten değil :)

      Sil
  6. izlebeceklere ekledi. çok güzel anlatmışsın, izleyesi geliyor insanın:)

    YanıtlaSil
  7. Hep bir boşluk ve huzursuzluk, hepimizin problemi galiba.

    YanıtlaSil
  8. En kısa sürede izlenecekle listesine yazdım Horse Girl'ü

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi seyirler şimdiden, umarım beğenirsin :)

      Sil
  9. Benim de dikkatimi çekti, tam benim ilgi duyduğum bir konu. Listemde. Sürpriz sonlar falan:)

    YanıtlaSil
  10. Film listeme eklenmesi gereken bir film daha :) En kısa zamanda izlemek istiyoruum

    YanıtlaSil
  11. Çok teşekkür ederim, ben de sen dahil birkaç kişinin yazılarında kendimi buluyorum bazen, ben yazsam tam da böyle yazardım diyorum, hatta bazen ben mi yazdım acaba diyorum :)
    İzlersen umarım beğenirsin :)

    YanıtlaSil

Öne Çıkan Yayın

İllüzyon

Nedenini bilmiyorum ama eski defterlerin bol bol açılma zamanı sanırım bu ara.